7 Mart 2019 Perşembe

Perge

Uzun zamandır Antik kent gezemiyor, yazamıyordum. Runatolia’ya katılmak için Antalya'ya gelmişken arkadaşlarla her seferinde olduğu gibi yine bir Perge'ye uğrayalım da adet yerini bulsun dedim. Dedim ama arkadaşlar benim kadar hevesli çıkmadı ve kimisi 5 yıldızlı otellere kimisi Şişçi Ramazan'a doğru seğirttiler. (Ahu-Emre ifşa). Neyse, Perge'yi tek başıma gezerken çektiğim fotoğrafları Antik kentteki bilgilendirme levhalarından ve kitaplardan derlediğim bilgilerle burada paylaşayım...

İlk olarak, Akdeniz'deki Antik kentleri Ege'dekilerden ayıran önemli bir fark çok daha fazla ayakta kalmış olmaları. Perge, Aspendos, Sagalassos gibi bir çok Antik kent Ege’dekilere oranla oldukça ayakta kalmış yapılara sahip. Bunun nedeni büyük olasılıkla Akdeniz'in deprem konusunda Ege'ye göre daha şanslı olması ve Ege ve Batı Akdeniz'deki kentlerini yıldızlarının erken, Orta Akdeniz'deki kentlerin yıldızlarınınsa geç parlamış olması. Miletos, Priene, Pergamon gibi kentler Arkaik- Klasik ve Helenistik dönemlerin yıldız kentleriyken Perge, Side, Aspendos gibi kentler Roma döneminin yıldız kentleri. İstisnai olarak Ege'de en algılanabilir durumda olan kentlerden biri olan Ephesos da bu özelliğini hem bu alandaki çalışmaların yoğunluğuna hem de Roma dönemindeki eyalet başkenti olma durumuna borçlu.